25 Mayıs 2024 Cumartesi

Hazirana Doğru

Kırların en sevdiğim hediyesi
Bahar habercisi unutmabeni çiçeği
Rüyamda bezeli bir kır gördüm
İçimde de açsınlar.

Dün gece çizdim çokça
İçimde bir şey acımıştı
Toprağına iyi bakmak gerekir
Kendimi güneşlerle işledim.
Görmek güzel bir şey
Kendini görmek ne muazzam

Ben haziranın mavi benekli çocuğu
Çatlaklarımdan içimdeki pembeler sızar.
Renklerimle mukayyetim.
Gerginliğim de hoş
Hakkımdır ve mazurum.
Zira mukayyetlik her zaman kolay değil.
Bana hacıyatmazlığı öğreten de bu oldu.
Yollarım, yokuşlarım.
Kendimle yemyeşil.
Bedenine çarpıp acıyan yerden
Kök salan bir yere.
Beni taç takarken görmenize lüzum yok
Zira olmak için buna ihtiyacım yok.
Yine de kendime bir tac olacağım
İnsan ancak kendine kefil olabildiğinde güvendedir.

19 Mart 2024 Salı

Çağrı

Çıkart zincirlerini, ne dediğin anlaşılmıyor,
Ah yavrimu ah,
Yarasına düşman olur kediler, kaşır.
Sizin baharla kavganız nedir?
Bak her şeye rağmen geldi yine,
Dallar çiçek.
Kuşlar bıcırtılı.
Çocuk yok ama sokakta.

Koruya gittim geçen, mavi çiçekler bezemiş toprağı
Ballıbabalar, karahindibalar.
Durdum, bir sualim olacaktı karahindibaya
Herkes çok şaşırdı, ilerledim.
Her bahar doğan, büyüyen, uyuyan ve yeniden gelen.
Kardeşiz hepsiyle.

Görmeyecek misin baharı?
Sen de kendini onların gördükleri gibi mi...
Hiçbir şey görmüyorum demiştin,
Gerçek hiçbir şey göstermiyorlar.
Ama görmediklerin, bakmadığında yok olmuyor,
Yana eğ başını, biraz öteye bak,
İşte orada, kulağını aç 
Kuşlar bıcırtılı bir kiraz getirecek sana.
Küçükken bir satır söylerdik,
"Deli deli, kulakları küpeli..."

Çok özledin değil mi çocukluğunu,
Üzerinde oturduğun çakılı,
Gece o çakılda parlayan ateş böceklerini,
Mavi suları, akasyaları.
Özlersin normal, şimdi
Talan edilen bir şehirde 
Yılgın gençliğinle koşuyorsun
Ama yine de bir gayret
İçine o mavi çiçeği ben koydum.

Sevgilim bak nice yollar var,
Gül yapraklarına yüz sürmek için 
Dikenli yollardan geçmek yerine
Beraber yürüsek ya dikenleri toplayarak,
Övmesek çileyi, cefayı.
Gayretim sana ve dünyaya
Bana neşveli, menevişli bir kucak yeter.
Yüzünde kırık bir gülümseme
Söylesene, kaç yerinden?
Ant olsun çiçekler ekeceğim gülüşüne.

İnanıyorum, insan kökleriyle yürür.
Büyür.
Burada değilse orada,
Ver elini başka baharlar bulalım
Gayretle büyütelim umudu,
Dostlarla.
Seni kim makine olmaya zorladıysa
Kinimiz ona.
Her başlangıç sonuyla mukayyet
Kırdıkları kadar kırılacaklar.
Çarı hatırla.

Şimdi kendine dön, şifa sende.
Sorduğun sorunun en doğru cevabının yine sende olması gibi
Ve gel yine, uğur böceği gördüm bahçede
Talih bizden yana.




8 Şubat 2024 Perşembe

Mecburlar Taifesi, Kadınlıklar ve

akan bir şey var mı
varsa
biz de akıyor muyuz onunla
kahkahalar ve tümörler
kalp ağrısı ve kuş cıvıltısı
gözün duvarın neresine denk geliyor
duvarın ne kadar içindesin
çıkabiliyor musun merdivenleri
korkuyor musun yüksekten
göğü kapatan bir duvar yok
bir tür arsızlık içinde 
üstüne bir şey giymiyor cümleler
insan gizler
insan süsler
insan gizleyebilirse gizler
insan süsleyebilirse süsler
öğrenilir bunlar
-melilerle -malılarla
ikazlar ve icaplarla
göze sokmak istenmez.
acı çeken, gözü çıkan biziz
bizim dilimizi susturup 
bize biçtiğiniz icap elbiselerini giymiyoruz artık
bizim yürüdüğümüz yollardan yürümeyip 
yol nasıl yürünür anlatmayın.
dikenini, taşlarını, çukurlarını bilmezsiniz.
şükürle ikaz etmeyin bizi.
siz yediğinizden yediremezsiniz kapınıza gelene
siz kapısına gittiklerinize yedirmeye çalışırsınız yiyemediklerinizi
şirazesi kaydıysa dünyanın doymak bilmeyen iştihanızdan

ben kadınlıklar şiiri yazmak istiyorum
aynanın karşısına geçip izlemem gerekiyor
içim sağlamsa da artık hatırlamak hırpalamaz değil
başka aynalara bakmam da gerekiyor
başkalarının aynalarına
kırık
sırrı bozuk
parlayan -nadide-
ardına bakarak korka korka yürüyen
evden çıkamayan
gidecek bir yeri olmadığını düşünen
gidecek yeri olsa dakika durmayacak olan

ben bir mecburlar taifesi şiiri yazmak istiyorum
gece gündüz emeğini ortaya koyan
ülkeyi sırtlayan
doymak bilmeyen iştihanızı sırtlayan
güzelce gezip tozamayan
gönlünce eyleyemeyen 
bulup buluşturmak zorunda kalan
ayağını hep yorganına göre uzatan
hep kaygıyla, endişeyle, yürek yorgunluğuyla
en sonunda ciğerine leke düşen
iyisi böyle
yolunu kaybeden de yolunuza giriyor
kır atın yanında duran. 

siz çekmediğiniz acıların üzerinden konuşa durun
biz bir gün 
elbet bir gün o çenenizi kapatacağız.
başkalarının evlatlarına reva gördüklerinizle
evlatlarınıza verdiklerinizin arasındaki dağı, ben gördüm
elbet başkaları da görüyor.
şimdi dişler sıkılıyor
yumruklar sıkılıyor
bir gün 
artık çene açılır avazlar doldurur her yeri
bir gün yumruklar masalara iner yeter diye.
YETER!
YETER!

12 Ocak 2024 Cuma

Ocak ve Piç Kurularına Rağmen Umut

Aşkın hangi baharına sorsam seni
Cansever ve Uyar sesleniyor bir yerden
Kanlı meydanlar çıksa dünyayla aramızdan
Hep bir duvar var,
Hep kapalı bir kapı.
Vazgeçmedim,
İyilik inancımı tuzlu sulara yatırmadım daha
Ama
İnsanların ördüğü duvarların
Bir başka acının taşı olduğunu gördükçe anladım
Belki de "İlk taşı günahsız olanınız atsın." dendiğinde
Acıyı çoğaltmayın demek istemiştir.
Yeryüzüne düşen acı miktarını.
Bir insanı birini taşlamaya götüren acı.
Neden Tanrım?
Bizimle oynadığını düşünmüyorum.
Bir deneyin parçası olduğumu da.
Sanırım kötü bir gruba düştüm.
Kötü mü denir? 
Acıya düşmüş
Ve talim etmediği acıları yüzünden acıtıp duran
Ve yaptığından habersiz.
Mükemmel bir gök ve yer talan edilirken
Gençliğimiz dahil,
Artık devrim marşı söylenmiyor.
Islahat Fermanları da çoktan bir seda.
Görünmez bir kan sızıyor içimizden her an.
Dinmiyor hayatımızın acısı.
Her gün yeni bir yerden kurban ediliyoruz.
Kurban olmak bir seçimdir unutma.
Bugün hangi piçin hevâsı uğruna?
Alışkanlık ve köşeye sıkışmışlık.
Dar köşenin konforsuz rehaveti.
Kendinin olandan vazgeçtin
Hep çalar o şarkı: "Bir şey yapmalı."

Aramızda bunlar var sevgilim
Sadece seninle benim değil.
Tüm insanlığın ve iyi ihtimallerin arasında
Bok püsür insanların haysiyetsiz 
Olgunlaşmamışlıklarından başımıza bela
En püskülsüzünden 
Sanma ki umut yok
Birbirimize açılan kapılar olacağız.
Biz çok dar boğazlardan geçtik. 
İyilikten vazgeçemeyiz.
Şimdi söyle hangi baharda sarsam seni?
Bu bahar de.



5 Aralık 2023 Salı

Çaktırma da Şunların Mavisine Çökelim

Hadi kalk, giyin yetişmemiz gereken yerler var,
Önce plastik zincirlerini mi giymek istersin? 
Yoksa makuslaştırılmış kaderini  mi?
Huzursuzluğun ve mutsuzluğun da yeni ütülendi,
Ama dur hava soğuk
Her gün seni ezen iş içliğini giy.
Bak şimdi aynaya ve gülümse.
Kombininin en önemli parçası bu işte,
Biz ekip çalışmasına yatkın, uyumlu,
Dost canlısı insanları severiz.
Sizden bunları alacağız üç kuruşumuzla
Ve gençliğinizi, hayat enerjinizi.
Üç kuruş vereceğiz ama bunu söylemiştim.
Bir de yılgınlık
Bir de hayatı kaçırma hissi 
Bir de çıkmazda olma hissi.
Faremizsiniz bizim.
Bizde kapan.
Sizi ve sizin gibileri kaptık.

Bak bir kadın var orada kuyruğunu kaptırmış,
Her gün zorla da olsa -kendi zoruyla yoksa biz o kadar da değiliz canım-
Gelip gülümsüyor,
Eritiyoruz onu,
Tüketiyoruz onu
Ve onun gibi hepinizi
Çünkü umurumuzda değilsiniz
Tek bir şey var
Yalnızca tek bir şey
Ona bayılıyoruz
Ona tapıyoruz
Şarkısı bile var
Tonlarca
Para para para!
Yokluğuyla yaralanmamak için
Sizi yaralıyoruz
Bizim zaferimiz bu 
Ve tabi ki her yol mübah
İşimiz gücümüz de şov tabi
Yoksa bu çark dönmez
Yoksa kuyruklar kıstıramayız kapana.
Ama bir kadın vardı,
Ne diyordum o kadın için
Çenesine dikkatle bak sımsıkı
Sabrı çoktan taşmış ama kendini tutuyor
Çünkü zorunda
İşte o zorundalıkları da biz yaptık.
Ağladı o bir ara biz görmedik
Kendini bırakmamaya çalışarak  
Haykırışa dönen çığlıklarıyla
Ağzının acıyla gerilmesi ve
Geniş bir hilale dönmesiyle
Bir acı heykeli gibi oldu
Çelikten olsa keserdi hepimizi.

Biz hepinizin mavisini çalıyoruz.
Her gün, her yerde.
Gündoğumu ve günbatımlarınızı,
Hep tedirgin ediyoruz sizi
Ve asla rahat vermeyeceğiz,
Çünkü rahatlarsanız bize mecbur olmadığınızı anlarsınız
Anlarsanız gidersiniz belki ve bilmenizi isterim,
Buna şirket politikalarımız gereği izin veremeyiz.
Çünkü dedim ya hayatınız gerek bize,
Aşklarınız sadece izin verdiğimiz zamanlarda
İş dışında yaşanabilir,
Çocuklarınızla da anca boş zamanlarınızda ilgilenebilirsiniz
Size biraz zaman yönetimi de öğreneceğiz
İyi koşun mecburiyetleriniz arasında 
Koşun ve yorulun ki kendinize vakit kalmasın
Bu arada ailenize, eşe dosta 
Vakit ayıramadım diye parçalayın kendinizi
Sonra bu çıkmazla işinizde hırs yapın,
Daha iyi bir ev için, araba ve yazlık?
Gerçi bu darboğazda, kandırmayın kendinizi,
O iş bizim.
Çocuklarınızı ihmalinizi pahalı hediyelerle telafi etmeye çalışın
Bunun için de maaşınıza, ikramiyelerinize ihtiyacınız var.
Böylece bizim için işler tıkırında.
Sonra da yıllar sonra hiçbir şey istediğiniz gibi olmadığında
Gerçek ilişkiler kuramamanın hesabını kendinize kesin.
Eminiz ki bizi suçlayamazsınız.
Çünkü bunu sözleşmenize yazmıştık.

Şimdi hatırla biz senden gençliğini,
Mavini, güneşlerini, anlamlı bağlarını alıyoruz,
Sen de üç kuruşunu, plastik zincirlerini,
Makus talihini ve berbat hissettirecek bir kapan alıyorsun.
Al gülüm ver gülüm.
Ne demek bu bayağılık, ne sanmıştın ki?
Şimdi iyice anlaman için özet geçelim
Seni alıyoruz ve bir posaya çeviriyoruz.
Şurayı imzalayabilirsin
Ve hayır bir kopyasını veremiyoruz sözleşmenin,
Sürdürülebilirliğe önem veriyoruz.
İnsan sürülerini sürmeye.

20 Kasım 2023 Pazartesi

İspanyol

biliyorduk
bu ne demek şimdi
unuttuk demek sevgilim
unuttuk.
dans etmeyi biliyorduk
dur dediler saçmalama
otur
ve istediğin gibi de oturma sakın
dikme bacaklarını
düzgün otur
sus ve ağlama
ne diyecektim?
neden süründüğümüzü soracaktım da
başka şansımız yokmuş o zamanlar
ama bak ne buldum
masmavi kocaman etekli yıldızlı bir elbise
hadi tut elimden dans edelim
kör sokakları es geçmeyelim
kalabalıkları da ve meydanları,
nişan taşlarını. 
başımız dönecek diye korkma
dengemizi beraber buluruz
dünya aynı anda döner ve durur bize
hareket ve hareketsizlik an'da
hayat bir dans sevgilim
kendini ver. 
hayata kendini ver.
kendinden verme.
eksilmedik, taş değildik aşınmadık

böyle bir günbatımı sıcak renkli
ama taşlar soğuk artık.
cam taşı arar mısın benimle yazın
kayboldu bulduklarım.
hak ettim
hak ettim.
ben dans edeceğim,
katıl bana.

18 Kasım 2023 Cumartesi

M*****

acı geçiyor, acı çekmiş olmak geçmiyor denmiş,
bilirim, zehirli tadı kalmıyor belki ama izi baki.
eee katkısız insan olmuyor.
yükümden kurtulalı iki sene olmuş
yükümle ilgili çalışıyorum
belimi çok bükmüştü.
dallı güllü parlak ambalajıyla salınmakta
ben bu oyunu bozarım diye değil de
o paketin içi boş demeye geldim.
sanmalar var ya sanrılardan beslenen
bizden ötürü oluyor onlar
sanmasak mesela
aaa öyle mi desek?
düşünsek?
uymasak, hemencecik inanmasak.
özü biliyorum, tanışmıştık
onlar özlü değiller.
kokusuz çiçekler, tatsız meyveler satıyorlar
özgürlük ve saygı satıyorlar
yani kardeşim hepimizin olanı 
bize.
şimdilik böyle
böyle olmak zorunda değil
-se bir şeyler yapmak gerek
var bana varlar bana
en içten dilekler en içten dileklerimle diye söylenmez

saygılarımla