27 Ekim 2014 Pazartesi

gece

geceler;
göremediğim ama özlemini çektiğim
kim varsa, onun mirası,
birbirimize sahip olamamanın acısı.

dem parçaları gibi koyulaştırıyorum
kıvam tutacak mı?
insana vurunca zamanı, daha ne kadar yanacağım?

ateş böceklerini özlüyorum,
o tepedeki mezarlığı,
kokusunu hiç bilmediğim, şimdi muhtemelen
çürümüş o kadını.

elimde bir şey kaldı mı, bakıyorum,
değeri yiten şeyler hep.
ömrünün sonuna gelmiş bir kelebek,
o kadar hazırlık boşa mıydı?
yanlış zaman sorunsalı.

gözlerim yanıyor
ve defterimdeki mürekkep dağıldı.
halbuki gök yok tepemizde.
elzem bir acı değil.
zehir mi sence?

12 Ekim 2014 Pazar

ama keşke denmez

''Birisi, dünden daha çok mektup yazdığımı söyleyebilir mi.. Beni dünden daha az sevdiğini. Yüzünü, geçen yaz denizden çaldığım taşla Tem yoluna çizdim. Omuzlarıma sürdüğüm gül kremini kokladım, tanrıya dua ettim. ''SEN YOKTUN, NİÇİN GELEYİM...'' diyen bir aşk mektubunu anımsadım. ''En son kötülüğün kaldı bende, en son ben sevebilirim seni'' diye biten. Arabamı sağa çekip dikiz aynasında makyaj yaptım.....'' -Umay Umay/Orospu kırmızı

her satırı için sayfalarca bir şeyler karalayabilirim. herkes farklı bir şey alır bazı şeylerden. bende eksikliğimi daha fazla görmeme sebep oluyor. osho'nun öğretisinde insanın bir hiç olduğunu anlamasını sağlayan bir şey var. önce bacaklarının, ardından kollarının, sonra gövdenin ve en son başının olmadığını düşünmeni istiyor aşama aşama. bu eksiklik halinde kendimi buluyorum. eksilmek beni dönüştürüyor. yeni şeyler öğreniyorum acıyla eksilirken. dönüşmek istemiyorum. değiştirmek istiyorum. konuşunca daha çok acıtıyorlar. susmak deli ediyor beni. deliriyorum. araftayım, adım atmak cehenneme düşürecek yanmamak için değil ondan acıtacak şeyler duymayı kaldıramayacağımdan, arafın eşiğinde kıvranıyorum. gün batımı kanlı, son mu bu?

ama keşke denmez

6 Ekim 2014 Pazartesi

Arafta

üşüyen bir yorgan gibi garip
ısıtmak istediğimiz kalp kara delik olmuş.
şimdi tüm şiirler geç kaldı
yine de
küvezdeki bebekler kadar yaralıyız.

hissedilmek yoksunluğundan ölündüğünü bilmezler.
terk edilmiş benzinlikteki
anarşist sloganım şimdi.
sövülmekle sevilmek arası bir yerde
fanusun ve mevsimlerin dışında.