11 Nisan 2020 Cumartesi

Bahar İlerliyor Kıtada

Merdivenlerden koşarak
Eşiğimize gelen sesler, düzene giriyor
Ahengini görüyorum nikabını çektiğim yüzünde
Dolunaydasın.
Bu akşam elimde değil silah,
Belimde sükut içinde dinleniyor
-Bir başka evrende silahım elindir-
Kanı durulmuş yaralarımıza bu gülüşler
Eteklerinde yürüdüğümüz Üsküdar'da
Bütünlüğünü yitiren meyveler gibiyiz.
Dilimizde tamlayanını arayan kelimeler.
Söylemediklerimizin yerini dolduran sesler
Bozmuyor mutlak sessizliğimizi.
Bostan'ı göremedin
"Seni aldım bu sunturlu yere getirdim."
Ama kapatmadım sayısız pencerelerini
Zira gökler ve kuşlar dolabilir içeri.
Benim göklerimin elleri serçekuşlarını okşar belki
Zarif uyarlığını duyumsadığım arkadaşın.
Gölgen cismini çağırıyor kaç zamandır
Gelmediğin halde ne işin var şiirimde?
Kırılan uçlarımızdan kurtulup
Kavuştuğumuz yeni uçlar
Canın başlangıcı olabilir belki de.
İçinde sürgün veren dalların mırıltıları büyüdükçe
Güç oluyor şarkıyı ertelemek, zira
"Ben artık şarkı dinlemek değil, şarkı söylemek istiyorum."
Ellerimse hâlâ seni arıyor.

Sevgiyle.