eteklerinin ucunda, kırdığı tüm putlarının ortasında
tapınanı olmayan kırgın bir tanrıça olarak oturuyor
tanrı, şimdi sen de balyozunu eline al ve onu toz et
tozları her bir yana uçuşsun rüzgarınla.
6 Kasım 2019 Çarşamba
içinde damla damla birikiyor
kargalar doğru zamanı bekliyor
o daracık omuzlarına kuzgunlar sığmıyor
üç karga, ikisi omuzların için
diğeri kalbini temizleyecek
ve artık senin içinde gülen başka biri
sen diye sevdikleri o.
omuzlarından beline akmayan her şey gibi
yabancı bir ormanda.
dallarım da köklerim de birdir
öyleyse zıtlık nasıl bütünleşir?
denizin bize fısıldadığını sanırdık
oysa ki bir kabukta kendimizi duyardık.
denizlerden korkan bir çocuğun
aslında denizden değil de biraz...
yayın kemana değdiği her an
tasavvur ediyordu etinin aşkını.
alnı onun çenesinde ferah bir tebessümle
dans edeceklerdi zamanın içinde.
haçı devrilmiş bir kilisenin altında
kurduğu hayal dünyanın kucağına uygun değildi.
6 Ağustos 2019 Salı
ah zamanın acıtan yerine çarptım
hareli morluklarım var
uyuşmaya başlıyor akşam.
baharı içimde taze tutmak istiyorum
bu çok zor evde.
kırık parçalardan çıkıp yeni bir yer
arayan yolcular gibi
korkumuz neydi ki?
herkes aslında kendinde şey.
zehri de aşkı da bilenim,
yenilmiş bir gecenin içinde
pervasız gözyaşlarınla
kıyametlerin içinde savruldun.
beyaz yüzüne ayın gölgesi düştü
gülüşün çekildi
nedendir, nedendir?
cehdin çilesinin ortağı olman nedendir?